Toplam 9 günlük yorucu yürüyüşün ardından dinlenmeyi hak etmiştik aslında. Tutup bu yazıda kaç dakika ne yaptık, kaç kilometre kaldı, nelere dikkat edelim gibi bu bölüm için hiç de gerekli olmayan bilgiler vereceğimize sizinle Kaş'ta neler yaparak bu iki günü geçirdiğimizi çok uzatmadan ve özendirmeden anlatalım. Tabii biz de yaşımız geçip bunadıktan sonra okur hatırlarız tüm bunları.
Kaş'a vardığımız günün akşamı, çadırımızı kurup Kaş Kamping sahilinde dinleniyoruz bir süre. Hava kararmadan Kaş'a iniyor, karnımızı doyurduktan sonra boş boş geziyoruz. Bacaklarımız yürümeye nasıl alıştıysa bizi şuursuzca yürütüyorlar.
Yorgun olmamızdan dolayı Kaş'ta yapmayı planladığımız rakı-balık keyfimizi ertesi güne bırakıyoruz. Bünyelerimiz kalabalığa ve geçmiş günlerin çöken yorgunluğuna çok fazla dayanamadan Kaş Kamping'de çadırımızda sızıp kalıyoruz.
Sabah uyandığımızda bize neden oda kalmadığını daha çadırdan kafayı dışarıya çıkardığımızda anlıyoruz. Sahildeki şezlonglarda bile turistler yatıyor.
Belediye Çay Bahçesinde tost ve portakal sulu kahvaltının ardından soluğu berberde alıyoruz. Berberde masajlı saç ve sakal traşından sonra KaşKamping'e geri dönüyor, boşalan bungalowlardan birine yerleşip, çamaşırları yıkadıktan sonra akşamüstüne kadar Kaş Kamping'de deniz ve güneşin keyfini sürüyoruz. Yorgunluk daha yeni yeni çıkıyor zira şezlongda uzunca bir süre sızıp kalmışız.
|
Kaş'ın simgesi |
|
Sabah saat 07:20. Kaş Meydanı |
|
Kaş Çay Bahçesinde sabah kahvaltısı hazırlığı |
|
Berber öncesi kahvaltımızı yapıyoruz. |
|
Berber sonrası. Ayna gibiyiz. Pırıl pırıl. |
Akşamüstü yeniden Kaş'a gidiyor, mendirekte bira keyfinin ardından yolun başından bu yana yapmayı planladığımız rakı-balık sofrası için restoranları gezmeye başlıyoruz. Balık yiyecekseniz gezmeniz gerekir. Çeşit, tazelik, ortam çok önemli. balık yemiş olmak için yemeyiz.
Restoranların bulunduğu bölgede attığımız 2 turdan sonra yine geçen sene de yediğimiz restoranda iki tanesi 1 kiloya varan barbun ve büyükçe bir baraküda ile anlaşıyoruz ve mezesi abartısız harika bir rakı sofrasında yürüyüşümüzü ıslatıyoruz.
|
Akşamüstü restoranlara satılmak üzere getirilen Akyalar. İkisi toplam 37 kilo. |
|
Bitti diye üzülmeyin daha var. |
|
Kaş'ta akşamüstü keyfi. |
|
Kaş güzel yer |
|
Çalışınca dinlenmek lazım tabii. |
|
Burada da zaman geçirmek lazım. |
|
Yemek öncesi hazırlık |
|
İşte balıklarımız. Barbun ve Baraküda. |
|
Kadehler dostluğa kalkıyor. |
|
Kaş'ta sıradan, bizim için farklı bir akşamüstü |
|
Mezemiz az sadece rakı-balık |
|
İki barbun tam 900 gr. |
|
Ortam güzel. Manzara güzel. Daha ne olsun? |
|
Ye ye bitmiyor balık. Daha olsa yeriz ama olsun. |
|
Kaş'ta akşam. Sezon daha açılmamış. Çok yer boş. |
|
Kaş meydanı. |